Evlilik belli bir yaşa gelindikten, biraz birikim yaptıktan sonra çoğumuzun devam etmek istediği bir yoldur. Her ne kadar sevgi çok önemli bir faktör olsa da, eveleneceğimiz insandaki bazı özellikler hayatımızın geri kalanını mahvedebilir veya ülkedeki boşanma oranlarını yukarı çekebilir. Bu sebeple tercih yaparken bazı özellikler aramasak bile hangi özelliklerin olmaması gerektiği konusunda hem fikir olabiliriz diye düşünüyoruz. Bu içeriğimizde özellikle hayatınızı çekilmez hale getirebilecek ve tahammül edilmemesi gereken davranışlardan bahsedeceğiz.
Yanlış anlaşılmasın, amacımız kimseyi yargılamak ya da birlikteliğine gölge düşürmek değil. Tek dileğimiz farklı bir bakış açısı kazandırmak ve mutlu bir hayat sürmenize az da olsa bir katkıda bulunmak.
Dar görüşlüyse
Kendisini geliştirmemiş ve basmakalıp yargılarından kurtulamamış insanlar ile uzun ve mutlu bir hayat sürmek oldukça zor olacaktır. Çünkü insan denilen varlık sürekli değişim ve gelişim içindedir. Bu da demektir ki yaşadığı dünya ile değişmeyen bir insan geçmişten kopmak istemezken bir yandan sizi de yanında sürükleyecek ve zor zamanlar yaşatacaktır. Daha kötüsü bunun farkında bile olmayacaktır.
Hayvan sevmiyorsa
Tabi ki hayvanlara alerjisi olduğu için veya küçük yaşta saldırıya uğradığı için travması olan insanlardan bahsetmiyoruz. Hayvan sevgisi başlı başına karşılıksız bir sevgidir. Yani karşınızdaki hayvanın sizi sevmesini ve size aynı davranmasını beklemeden elinizde avcunuzda ne varsa paylaşmak ve sadece bundan mutlu olabilmektir. Eğer bir insan bundan yoksunsa, insan ilişkilerini ne yazık ki fayda üzerine kurmaya alışmış ve kurduğu her ilişkide bir beklenti içinde olacaktır ve zaman içerisinde karşısındaki insanı yıpratacaktır.
Sizde değersiz hissettiriyorsa
İlişkiler karşılıklı güven ve ortak değerler üzerine kuruludur. Eğer sıklıkla sizin fikrinize değer verilmediğini ve yalnız kaldığınızı hissediyorsanız, bir sorun var demektir. Unutmayın herkesin vakti vardır ancak öncelik sırası farklıdır.
Verdiği sözleri tutmuyorsa
Her gün her şeyin daha farklı olacağına dair farklı sözler duyuyorsunuz ancak hareketler her zaman aynı mı? Ne yazık ki hayatınızı paylaşmaya çalıştığınız insan size sizin ona verdiğiniz değeri sizden esirgiyor ve geçiştiriliyorsunuz demektir.
Her zaman haklıysa
İnsan olmanın en doğal sonucu hata yapmaktır. Hata yapmazsak ve ders çıkartmazsak asla yeni şeyler öğrenemeyiz. Yeni şeyler öğrenmenin ilk şartı da hata yaptığınızı kabul edip, hatanın nereden kaynaklandığını sorgulamaktan geçer. Eğer beraber olduğunuz insan kendi hatalarını asla sorgulamıyor ve suçlu olan her zaman sizseniz, bu işte bir yanlışlık var demektir.
Tartışmaları bitiren taraf her zaman sizseniz,
Her ilişkide irili ufaklı, bazen de büyük ölçüde kavgalar yaşanır. İlla bir hatalı tarafın olması da zorunlu değildir. Bazen bu kavgalar sadece basit anlaşmazlıklardan çıkar ve düzgün yönetilmediğinde büyür. Herhangi bir hatanız olmasa bile her seferinde tartışmayı siz sonlandırıyorsanız ve karşı taraf her zmaan kendinden fazla eminse bir sorun var demektir. Unutmayın özür dilemek hatalı olduğunu değil, karşı tarafın sizin için değerli olduğunu gösterir.