İç Sıkıntısını Geçiren 3 Psikolojik Taktik

Gündelik hayatta hepimizin en sık şekilde kullandığı kelimelerden bir tanesi şudur, “içim sıkılıyor, içim daralıyor” tabi bu duygular bizi rahatsız eder kendimizce onlardan kurtulmak için bir çabanın içine gireriz. Size bu içerikte içinizin daralmasını ortadan kaldıracak 3 psikolojik taktik vereceğim ama önce şunları size mutlaka söylemeliyim..

Bazen her şeyden bıkmış ve yorgun hissedersin. Kendine, hayata ve insanlara dair hem hüzünlerin hem de hayal kırıklıkların birikip taşmıştır artık. Böyle zamanlarda dersinki benden bu kadar arkadaş ben başaramıyorum. İşte bu kadar kötü hissettiğin bir zamanda o hissettiğin şeyi gerçek zannedebilirsin ama çok büyük ihtimalle böyle bir zaman diliminde ruhsal yorgunluk yaşıyor olabilirsin.

Hazırsan seni bu durumdan kurtaracak 3 taktiği veriyorum. Bu öneriler tamamen içinde bulunduğun durumu anlaman için hazırlandı ve neden içinin sıkıldığını anladığında doğal olarak bir rahatlama yaşayabilirsin.

1. Kendini suçlamayı şu an bırak

İnsanın içi sıkıldığı zamanlarda kendisini çok fazla suçlayabilir. Ben yapmadım, ben başaramadım, elime fırsatlar geçti ve yine olmadı yine olmadı gibi. Ama şöyle düşünsene başaramama ihtimali de hayatın sana verdiği ihtimallerden birisi değil mi?

Başarma ihtimalin kadar başarısızlık yaşama ihtimalin ve hakkın da var. Ama modern zaman sana şöyle dayatıyor: “Bir işi her zaman başarmak zorundasın. Başarısızlı senin hayatında olmaması gereken bir şey.

Bazen düşeceksin bazen yükseleceksin. Kendisini çok başarısız ve bu dünyada yaşamayı hak etmeyen birisi olarak bile düşünebilirsin. Ama dediğim gibi başarısızlık da başarı kadar hayata dahil bir şey. Kimse sana söz vermedi süper olacaksın diye. Sadece modern dünya dayatıyor bize sanki her daim başarılı olmak zorundaymışız gibi.

Her alanda başarılı olman da mümkün değil. İmkansız diye bir şey EVET var. Bunu aklından çıkarma ve kendine yüklenmeyi bırak.

2. Yorulmuşsun kendine zaman ayır ve istirahat et

Bazen de sadece ama sadece yorulmuşsundur biliyor musun? Birçok insan yorulmayı dahi kendine yakıştıramıyor ve yorulmayı bile başarısızlık olarak yorumluyor. Şimdi şöyle düşün öyle bir dünyada yaşıyoruz ki minik minik, küçük küçük o kadar çok bizi yoran, kaygılandıran, ruhumuzu şey var ki o modern dünyanın içinde yaşadığımız bu küçük şeylerin farkına varmıyoruz.

Ama biz farkına varmıyoruz diye bundan etkilenmemek gibi bir durum ortaya çıkmıyor. Ne oluyor biliyor musun? İçinde bir yerlerde o küçük şeyler birikmeye başlıyor. Ta ki bardak dolana kadar. Bardak dolduktan sonra taşmaya başlıyor ve sen ruhen ve bedenen yoruluyorsun. 

Böyle bir durumda diyorsun ki artık ben yapamıyorum. Hayır şöyle düşünmelisin, belkide sadece yorulmuşsundur.

Yorulduğunda insan kendine bakması lazım.

3. Merhamet yorgunluğu yaşıyorsundur

Eğer ki çevrendeki insanlar için fazlasıyla fedakarlık yapan ve aşırı empati kullanan bir insansan böyle bir zaman diliminde merhamet yorgunluğu yaşıyor olman muhtemeldir. Merhamet yorgunluğu öyle bir şey ki içimde bir empati merhamet ve fedakarlık hazinesi deposu gibi bir şey olduğunu varsayalım. Bu depo sonsuz bir depo değil eğer ki sen bunu yanlış yerlerde yanlış insanlarda kullanırsan karşılığını alamayacağın bir duruma düşersin.

Ve ne olacak ona dağıttın buna dağıttın enerjini çok boş yere harcadın ama sen verdiğin kadarının yarısından yarısını bile alamıyorsun. Ne olacak içindeki depon boşalmış olacak ve sen içinin sıkılması ile baş başa kalacaksın. İçinin neden daraldığını anladığında aslında o sıkıntının çözümünü bulduğundan rahatlamak hissedeceksin.

Gereksiz yere gereksiz insanlara hak etmeyecek insanlara çok fazla merhamet ve empati gösteriyor olabilirsin. Bu da senin ruhsal yorgunluğa girmene ve içinin daralmasına sebep olan şeylerden birisidir ve çözdüğün zamanda bu durumdan kurtulmanı sağlayacak olan bir şeydir.

Faydalı bulduysan yorum yazarak düşünceni ifade edebilirsin. Kendine çok iyi bak.