Asla Özür Dilememeniz Gereken 6 Şey

Merhabalar sevgili dostum, özür dilemek bana sorarsan dünyanın en önemli ve güzel erdemlerinden bir tanesi ancak hata yaptığın zamanda yani doğru zamanda özür dilemek. Gerçekten hata yapmadığın zamanlarda özür dilememen gereken yerlerde özür dilediğin zaman karşı tarafa aslında şöyle bir mesaj vermiş oluyorsun…

Ben bir şekilde senin için hayatımın doğru olan taraflarından da vazgeçebilirim. Sen bundan rahatsızsan ben bir şekilde kendimi sana göre biçimlendirebilirim. Ben hatalıyım, ben ezik olan tarafım.

Böyle olunca karşı tarafa aslında hak etmediği bir alan vermiş oluyoruz. Bundan dolayı bu içerikte sana gerçekte özür dilememen gereken bazı şeylerden bahsedeceğim.

1. Hayır demek özür dilemeni gerektirmez

İlk olarak söylemek istediğim şey şu “HAYIR” dediğin için kimseye özür borçlu değilsin. Özellikle diğer insanları memnun etme gayretinde olan insanlar diğer insanlara “HAYIR” demekte zorlanır. Çünkü etrafımızdaki insanlar bizde bir şey istediği zaman onları reddederek yeterince sevilmeyeceğimizi dışlanacağımızı ya da tepki göreceğimizi düşünürüz.

Ama günün birinde artık canımıza tak eder. Yeter artık dayanamıyorum dersin ve “HAYIR” diyebilirsin. O anda karşı taraf surat yapabilir, tepki gösterebilir veya sen değiştin artık diyebilir ve o an içinden özür dilemek gelir. Ama böyle bir zamanda özür dilediğim zaman karşı tarafa aslında hayır derken verdiğim tavizin bir başka türlüsünü vermiş oluyorum. Kendi kişiliğimden taviz vermiş oluyorum. 

Bundan dolayı içimden yukarı fışkıran özür dileme, af dileme arzusu gelse de buna karşı koymam lazım “HAYIR” dediğim için, sınırlar koyduğum için kimseye özür borçlu değilim.

2. Başarıların için asla af ya da özür dileme

Düz mantık düşündüğümüz zaman başarılı olan insanın takdir edilmesi gerekir değil mi?

Dünya’da da durum böyle ama bizim ülkemizde tersine bir durum var. Başarılı olduğun zaman daha fazla eleştiriliyorsun hayatta bir şeyleri ortaya koyduğun zaman daha fazla eleştiri oklarını üzerine çekiyorsun diğer insanlar bundan rahatsız oluyor.

Çok para kazanıyorsan etrafındaki insanlar diyor ki “şerefsize bak nerden buluyor bu parayı kim bilir ne yaptı”. Üniversite konusunda çok çalışıyorsun çok iyi derece yapıyorsun, “mal bu yap durmadan ders çalışıyor”. Sen kendini geliştirmek için kitap okuyorsun özen gösteriyorsun kişisel gelişimine, “apartman yöneticisi mi olacaksın ya sen ne alaka?” Yani böyle bir durumda sen ortaya güzel şeyler koyduğunda her zaman seni eleştirecek insanlar olacaktır.

Eğer sen kendinden emin olmazsan emin durmazsan senin başarıların için eleştiren insanlardan af dileme, özür dileme ya da onların yanında özgüvensiz durma eğiliminde olabilirsin. Asla ama asla başarıların için özür dilemek, af dilemek olmaması lazım.

3. Sahip olduğun kişilik yapısı için özür dileme

Bir diğer özür dilememen gereken şey de olduğun kişi için, sahip olduğun kişilik yapısı için özür dilememelisin. Diyelim ki sen hassas yapıda bir insansın, sen duygusal bir insansın, içe dönük bir insansın. Etrafındaki insanlar aynen biraz önce olduğu gibi kendileri gibi olmayanları eleştirme eğiliminde.

Sen yabanisin, hiç insan içine çıkmıyorsun şöylesin böylesin gibi eleştirilerde bulunuyorlar. Sen biraz daha sessiz zamanlar geçirmeyi seviyorsun, bazı şeyleri kafana takabiliyorsun bu senin kişilik yapın etrafındaki insanlar da sen de amma pimpiriklisin şöylesin böylesin…

Yani senin kişilik yapını durmadan eleştiriyorlar, olduğun kişiyi. Ve sen bundan dolayı ‘ya haklısın, özür dilerim, böyle olmak istemezdim’ dersen o insanlara açık çek vermiş oluyorsun. Gel beni daha fazla eleştir, gel bir şekilde benim hayatım hakkında daha fazla yorum yap.

Böyle bir şeyle karşılaşıyorsan ve eleştirilen şey senin olduğun kişiliğin ve kişisel özelliğinse ne olursa olsun “BEN BUYUM ARKADAŞ” diyebilmek gerekiyor bazen.

Bir şu demek değil bir parantez açmak istiyorum. (Bir ilişki içindesin, aşk ilişkisi veya arkadaşlık. O kişi senin hatalarını söylüyor bu kastettiğim şey değil. Orda hata da diretmek farklı bir hata oluyor aslında.)

Benim kastettiğim şey kişilik özelliklerim, mizacım, olduğum kişi bu sebeple eleştiriliyorsam ben buyum diyebilmek lazım.

4. Kendi paranı harcadığın için kimseye özür borçlu değilsin

Çok çalışıyorsun çok zorlanıyorsun, belki de güzel para kazanıyorsun belkide az para kazanıyorsun ama kendine güzel bir kıyafet almak istiyorsun gömleğe pantolona iyi para vermek istiyorsun, kaliteli bir yerde tatil yapmak istiyorsun, yurt dışına gitmek istiyorsun. Aslında dışardan bakınca normal gibi görünse de bu durum da eleştiriliyor..

Sen çok para harcıyorsun, sen niye yurt dışına gidiyorsun ve bazen bu yorumları yapan insanlar bizim yakınlarımız bile olmayabiliyor.

Etrafındaki insanlar senin kendi paranı harcaman hakkında yorum yapıyorsa bu belki ailen bile olabilir abartılı bir harcama olmadığı müddetçe, aşırı müsriflik yoksa sen kendi parandan kendin sorumlusun. Kendi paranı harcadığın için kimseye özür borçlu değilsin. Elbetteki sen çalışıyorsun sen zorlanıyorsun bir birikim yapmak kaydıyla kendini ödüllendiriyor olman sadece seni ilgilendirir.

5. Zararlı bir ilişkini bitirdiğin için kimseye özür borçlu değilsin

Diyelimki zor bir ilişki içerisindesin 5 yıllık, 10 yıllık bir ilişki veya evlilik de olabilir. Karşı taraf sana zulmü yapıyor, hayatını zindan ediyor. Ve artık günün birinde sen dayanamıyorsun o ilişkiyi bitiriyorsun.

Etrafındaki insanlar senin ne yaşadığını bilmez. Senin neler çektiğini o kararı alırken ne acılar yaşadığını asla bilmez. Onlara göre sen bir ilişkiyi bitirmişsindir, sen bir şekilde acele etmişsindir, nankör bile olabilirsin.

Böyle bir durumda sen kendini suçlu hissedersin acaba yanlış mı yaptım diye ama şunu iyi düşünmek iyi bilmek gerekiyor. Bir insan bir mevzuya ani karar vermediyse uzun zaman için zehirli bir ilişkiyi bitirmişse gerçekten acı çektiği için bitirmiştir.

Bundan dolayı etrafında seni yargılayan insanlara özür dilersen, ya beni affedin dersen yine burda aslında onlara açık çek vermiş oluyoruz. Senin için zararlı olan bir ilişkiyi bitirdiğin için kimseye özür borçlu değilsin. 

6. Birileri üzerine geldiği zaman özür dilemek  zorunda değilsin

Hepimizin şu hayatta öncelikleri var. Kimi ailesiyle zaman geçirmek ister, kimisi ders çalışmak ister, kimisi kitap okumak ister, kimisi işiyle zaman geçirmek ister. Ama etrafımızdaki insanlar bizim önceliklerimizi anlamayabilirler.

Ve sen ailenle zaman geçirmeyi arkadaşlarınla sosyal bir ortama tercih ediyorsan birisi sana şöyle diyebilir: “Ya sende ev kuşu çıktın” ve sende “ya özür dilerim ben aslında böyle biri olmak istemiyorum” dersen yine aynı durum ortaya çıkıyor.

Senin bir önceliklerin var. Senin bir yapın var şu hayat senin hayatın. Ve senin önceliğin ailenle zaman geçirmekse, işinle zaman geçirmekse kendi önceliklerini sen belirledin sen karar verdin. Bu başka birine uymuyor olabilir çok doğal herkes birbirinden çok farklı. Sen kendi önceliklerini ona uydurmak zorunda değilsin.

Bundan dolayı birileri senin üzerine geldiği zaman özür dilemek de zorunda değilsin.

Bu anlattıklarım ışığında düşündüğün zaman, geçmişine baktığında özür dilememen gereken yerlerde özür dilediğini fark ettin mi?

Bu konudaki deneyimlerini bizimle yorumlar kısmında paylaşabilirsin.

Konunun videolu anlatımı